İdrar Kaçırma Ameliyatı

İdrar kaçırma ameliyatları özellikle doğum sonrası kadınlarda sıkça görülen stres tipi idrar kaçırmanın cerrahi tedavisinde önemli bir yer tutar. Bu ameliyatlar diğer tedavi yöntemlerinin etkisiz kaldığı durumlarda tercih edilir ve her hastanın ihtiyaçlarına göre planlanır. En yaygın yöntemlerden biri olan orta üretral askı ameliyatında üretra desteklenerek fiziksel aktiviteler sırasında oluşabilecek kaçakların önüne geçilir. Bir diğer etkili teknik olan Burch kolposüspansiyonda ise mesane boynu kaldırılarak idrar tutma kapasitesi artırılır. Her iki yöntemin de başarısı doğru hasta seçimi ve kapsamlı değerlendirme ile doğrudan ilişkilidir.

Tıbbi Adı Üriner İnkontinans Cerrahisi
Tanımı Stres tipi veya karışık tip idrar kaçırma sorununu kalıcı olarak tedavi etmek için uygulanan cerrahi yöntemlerdir.
Kimlere Uygulanır? - Stres tipi idrar kaçırma (Öksürme, gülme veya egzersiz sırasında idrar kaçırma) - Diğer tedavilere yanıt vermeyen hastalar (ilaç veya pelvik taban egzersizleri ile düzelmeyen durumlar) - İleri derecede pelvik taban yetmezliği olan hastalar
Kimlere Uygun Değildir? - Aktif idrar yolu enfeksiyonu olanlar - Nörolojik kaynaklı idrar kaçırma (örn: MS, omurilik yaralanması) - Hamile kadınlar
Ameliyat Türleri - TOT (Transobturator Tape) ve TVT (Tension-Free Vaginal Tape) Ameliyatları: Suni bir askı yerleştirilerek üretranın desteklenmesi sağlanır. - Burch Kolposüspansiyon: Mesanenin cerrahi olarak yukarı kaldırılması. - Mini Sling (Mini Askı) Ameliyatı: Daha küçük kesi ile yapılan hızlı iyileşen yöntem. - Yapay Üretral Sfinkter (AUS): Şiddetli idrar kaçırmada kullanılan özel cihaz implantasyonu.
Nasıl Yapılır? - Genellikle laparoskopik veya vajinal yolla uygulanır. - Hastanede yatış süresi kısa olup (1 gün genellikle), bazı vakalar günübirlik taburcu edilebilir.
Avantajları - Kalıcı tedavi sağlayabilir. - Yaşam kalitesini artırır. - Minimal invaziv tekniklerle hızlı iyileşme süreci.
Dezavantajları ve Riskler - Geçici idrar yapma güçlüğü - Enfeksiyon riski - Nadiren mesh (sling) erozyonu veya irritasyonu - İdrar tutamama yerine aşırı mesane aktivitesi gelişme riski
İyileşme Süreci - 1-2 hafta içinde günlük aktivitelere dönülebilir. - 4-6 hafta boyunca ağır kaldırmaktan kaçınılmalıdır. - Bol sıvı tüketimi ve hijyen kurallarına dikkat edilmelidir.
Alternatif Tedaviler - Pelvik taban egzersizleri (Kegel egzersizleri) - Mesane eğitimi ve davranış terapileri - İlaç tedavisi (bazı durumlarda etkili olabilir)
Başarı Oranı - TOT/TVT ameliyatlarında başarı oranı %80-90 civarındadır. - Diğer cerrahi yöntemlerde başarı oranı hastaya ve ameliyat tekniğine göre değişebilir.

SORULAR – CEVAPLAR

İdrar kaçırma tedavisinde cerrahi yöntemler stres tipi idrar kaçırma ve şiddetli idrar kaçırma gibi durumlarda etkili sonuçlar sunar. Uygulanan cerrahi yöntemler hastanın durumuna idrar kaçırmanın derecesine ve altta yatan nedenlere bağlı olarak değişir. İşte en yaygın kullanılan cerrahi seçenekler:

  • Orta Üretra Askısı (Sling) Ameliyatları
  • Retropubik Yöntem
  • Transobturator Yöntem
  • Burch Kolposüspansiyonu
  • Yapay İdrar Sfinkterleri

Cerrahi müdahaleler genellikle diğer tedavi seçeneklerinin etkili olmadığı durumlarda tercih edilir. Hangi yöntemin uygulanacağına karar verirken hastanın genel sağlık durumu yaşam tarzı ve cerrahın deneyimi büyük önem taşır. Modern cerrahi yöntemler minimal invaziv teknikler sayesinde hem iyileşme süresini kısaltmakta hem de komplikasyon riskini azaltmaktadır. Bu tedavi süreçlerinde hasta konforunu artıran önemli bir gelişme olarak öne çıkar.

İdrar kaçırma ameliyatı genellikle diğer tedavi yöntemlerinden fayda görmeyen semptomlarının şiddeti yaşam kalitesini etkileyen ve belirli anatomik ya da klinik durumları bulunan hastalar için uygundur. Cerrahi adaylarının belirlenmesinde birkaç önemli faktör değerlendirilir:

  • Konservatif tedavilere yanıt vermeyenler
  • Stres tipi idrar kaçırması bulunanlar
  • Karışık tipte idrar kaçırması olup stres tipi baskın olanlar
  • Pelvik organ sarkması yaşayanlar
  • Üretral hipermobilite tespit edilenler
  • Mesane çıkışında yapısal bozuklukları olanlar

Cerrahi adaylığı değerlendirilirken hastanın genel sağlık durumu ve cerrahiden beklentileri de büyük önem taşır. Bu süreçte hastanın yaşı ameliyat sonrası iyileşme sürecine uyum sağlayabilecek fiziksel kapasitesi ve olası riskleri kabul edebilme düzeyi dikkate alınır. Ayrıca doğru tedavi yönteminin seçilmesi için hastanın yaşam tarzı günlük aktiviteleri ve cerrahi tedaviden sonra beklenen sonuçlarla ilgili bilgilendirilmesi gereklidir. Cerrahi kararın kesinleşmesi hekim ve hasta arasındaki açık iletişimle desteklenmelidir.

Ameliyat sonrası iyileşme süreci dikkatli bir şekilde yönetildiğinde daha konforlu geçer. Bu süreçte hastanın önerilere uyması komplikasyonların önlenmesi ve iyileşmenin hızlanması açısından önemlidir.

Ağrı Yönetimi:

  • Doktor tarafından verilen ilaçlar
  • Ek ilaç kullanımı için doktor onayı

Kateter Kullanımı:

  • Ameliyat sonrası geçici kullanım
  • Gerekirse daha uzun süreli kateterizasyon

Komplikasyonları İzleme:

  • Enfeksiyon belirtileri
  • Şiddetli ağrı
  • Anormal akıntı

Aktivite Kısıtlamaları ve Günlük Hayata Dönüş:

  • İlk günlerde dinlenme
  • Yorucu aktivitelerden kaçınma
  • Hafif yürüyüşlere başlama
  • 2-4 hafta içinde işe dönüş
  • Egzersiz ve cinsel aktiviteye 6 hafta sonra başlama

Pelvik Kas Rehabilitasyonu:

  • Pelvik kas egzersizleri
  • Kegel egzersizleri

Diyet ve Yaşam Tarzı Önerileri:

  • Yeterli sıvı alımı
  • Lifli besinler tüketme
  • Kabızlık riskini azaltma
  • Kafein, alkol, baharatlı yiyeceklerden kaçınma

Takip Bakımı:

  • Düzenli doktor kontrolü
  • İdrar fonksiyonlarının değerlendirilmesi

Hastanın iyileşme sürecinde kendini zorlamadan günlük aktivitelerine kontrollü şekilde dönmesi büyük önem taşır. Aynı zamanda enfeksiyon riskini önlemek ve pelvik kasların güçlenmesini desteklemek için hijyen ve egzersizlere özen gösterilmelidir. Bu süreçte cerrahi alanın zarar görmemesi için ani hareketlerden kaçınılması ameliyatın başarısını artıracaktır.

Doç. Dr. Emre Destegül
Doç. Dr. Emre Destegül
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı

1982 yılında Adana’da doğdum ve eğitim hayatıma burada başladım. İlk ve ortaöğretimimi tamamladıktan sonra, 2000 yılında Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tıp eğitimine başladım.

NEREDEYİZ